Kilometresi düşürülmüş araç satın alan kişilerin haklarının neler olduğu, bu haklarını nasıl kullanmaları gerektiği, kilometresiyle oynanmış araç alan kişilerin başvurabilecekleri hukuki yollar, ikinci el araç satışlarında oldukça önem taşıyan hususlardır.
Bu yazımızda, kilometresi düşürülmüş araçlar ile ilgili bilgiler verip emsal davalarımız sonucunda verilen mahkeme kararlarını paylaşacağız.
Kilometre sayacı düşürülmüş bir araç almış olan alıcılar, ödedikleri satış bedelinin iadesini (sözleşmeden dönme) talep edebileceği gibi, satış bedelinde indirim de (aracın değer kaybının tazmini) talep edebilir.
Satış bedelinin iadesi hakkının kullanılması halinde, satıcının satım bedelini iade etmesi borcu ve kilometresi ile oynanmış bu aracı satın alan alıcının ise aracı, satıcıya teslim etmesi borcu doğmaktadır. Fakat alıcının, bedeli iade almadan aracı teslim etmesi söz konusu olmayacak, bedeli iade almadan aracı teslim etmek ister ise bu teslim tarihinden itibaren faize hak kazanması gündeme gelecektir. Aracın, anlatılan şekilde bedeli iade alınana kadar alıcı tarafından kullanılmasında mahzur yoktur.
AKA HUKUK bürosu olarak, kilometresi düşürülmüş bir araç satın almış kişiler için, satış bedelinin iadesi hakkının kullanılmasını önermiyoruz. Nitekim, bu davalar sonunda verilecek kararlarda, aracın güncel değeri değil sadece satın almış olduğunuz satış bedeli geri alınabilir. Bu da yüksek enflasyon sebebiyle alıcıların zararına sebep olmaktadır.
İndirim hakkının kullanılması, satım tarihinde aracın ayıpsız hali ile ayıplı halinin piyasa değerlerinin karşılaştırılması, bu oranın satım bedeline uyarlanması, neticesinde elde edilecek değer ile satım değeri arasındaki farkın alıcıya ödenmesini gerektirir. Aşağıda kilometresi düşürülmüş araç satın aldıktan sonra hukuki süreci bizimle takibe karar veren müvekkillerimiz için açtığımız davalar sonunda mahkemelerce verilen kararlar yer almaktadır.
Bedelde indirim hesabında önemli olan ayıplı olan bu aracın satış tarihindeki ayıplı ve ayıpsız değeridir. Bunun için öncelikle, satış tarihinde, aracın ayıpsız (kilometresi düşürülmemiş, yani sizin gerçek olduğuna inanarak satın aldığınız kilometredeki) aracın değeri ve ayıplı (kilometresi düşürülmüş) aracın değerinin ayrı ayrı belirlenmesi gerekir.
Örnek üzerinden gidecek olursak, alıcı, bir aracı, 100.000 km.de olduğunu sanarak, 100.000-TL'ye satın almış olsun. Yargılama sırasında, aracın, kilometresinin düşürüldüğü tespit edilir, yani bu aracın ayıplı bir şekilde satıldığı anlaşılır ise, bilirkişinin yapacağı iş, satım tarihinde, bu aracın, 100.000 km.deki (ayıpsız) değerini ve kilometresi düşürüldüğü için (ayıplı) değerini ayrı ayrı belirlemektir. Bu belirleme, aracın satış fiyatından tamamen bağımsız yapılır.
BEDELDE YAPILACAK İNDİRİM MİKTARI =
SATIŞ BEDELİ - (SATIŞ BEDELİ X SATILANIN AYIPLI DEĞERİ/ SATILANIN AYIPSIZ DEĞERİ)
formülü ile bulunur.
Yine örneğimize göre, bu aracın satım tarihindeki ayıpsız (100 bin km.deki) halinin değeri 110.000-TL, ayıplı (kilometresi düşürülmüş) halinin değeri ise 88.000-TL olsun. Bedelde indirim talebiyle açılan davalarda, elde edilecek miktar (100.000-88.000=) 12.000-TL değildir.
Formüle uyarladığımızda, bedelde indirim (değer kaybı) miktarı, 100.000-(100.000x88.000/110.000)= 20.000-TL'dir.
Görüldüğü gibi bu örnekte araç, piyasa değerinin 10.000-TL altına bir bedel ile satın alınmış olsa da, bedelde indirim talebi ile açılan davalarda, piyasa fiyatından ucuza alınmış olmasının çok ufak bir fark yarattığı görülmektedir. Eğer araç, tam piyasa rayiç değerinde (110.000-TL) satın alınmış olsa idi, o halde alıcı, 22.000-TL indirim alacaktı.
Yukarıda bedelde indirim miktarının nasıl hesaplanacağını anlatmıştık. Hesaplanacak bu miktar, alıcıya, satış tarihinden itibaren faizi ile ödenmelidir. Başka bir ifade ile mahkeme, bu tutarın, satıcıdan, satış tarihinden itibaren işleyecek faizi ile alınarak alıcıya ödenmesine karar vermelidir.
KİLOMETRESİ DÜŞÜRÜLMÜŞ ARACA İLİŞKİN NOTER SATIŞ SÖZLEŞMESİNDE SATIŞ BEDELİNİN DÜŞÜK GÖSTERİLMESİ SORUNU:
Tarafımıza ulaşan ve ayıplı araç satın almış kişilerin bir diğer sorunu, araç satış bedelinin, noter araç satış sözleşmesinde düşük gösterilmesidir.
Araç satış bedelinin gerçekte ne kadar olduğunun ispatı konusunda dayanılabilecek deliller bulunmaktadır.
Düzgün bir delil sunumu ile aracın noter satış sözleşmesinde yazan rakamdan daha yüksek bir bedelle satın alındığı ispat edilebilir.
Kilometrenin düşürülmesi işlemi, ister aracı size satan kişi, isterse ondan önceki sahibi tarafından yapılmış olsun, bu durum, zararı tazmin hakkınızı sadece zamanaşımı süresi açısından etkileyebilir. Zamanaşımı süresi dolmuş olmadıkça, son satıcı kimse, alıcıya karşı sorumlu olan da odur. Zamanaşımı konusuna aşağıda değineceğiz.
Örneğin, aracın ilk sahibi "A"; ikinci sahibi "B"; üçüncü sahibi siz ("C") olsun. Aracın ilk sahibi A, sıfır kilometre almış olduğu aracı 100 bin kilometreye kadar kullanmış daha sonra kilometre sayacını 60 bine düşürerek C'ye satmış olsun. Aracın 3. sahibi olarak siz yani "C" ise aynı aracı 80 bin kilometrede iken B'den satın almış olun. Bu aracın sizden önceki herhangi bir sahibi tarafından (A veya B) kilometresinin düşürülmüş olduğunu anladığınızda, aracı size satan B'ye karşı, uygun koşullarda dava açarsanız bu davayı kazanırsınız. Başka bir anlatımla bu aracın kilometresini kim düşürmüş olursa olsun (ilk sahibi veya 2. sahibi) bu araç ayıplı hale gelmiş olur ve sizin açınızdan, bu ayıbın kim tarafından gerçekleştirildiğinin önemi kalmaz. Çünkü aracı size satan 3. sahibi "B", araçtaki ayıpların kendisi tarafından gerçekleştirilmediğini veya bu ayıpları kendisinin de bilmediğini ileri süremez. Bu savunmaları hukuk nezdinde geçersizdir ve değer görmez. Yani B, kilometreyi kendisi düşürmemiş ve hatta bu kilometre düşürme işlemini bilmiyor olsa bile aracı size satan kişi o olduğu için size karşı sorumlu olan da odur. Eğer B, kilometreyi kendisi düşürmemiş ise o da kendisinden önceki sahibine (A'ya) karşı, koşulları uygun ise dava açabilir.
Bu şekilde kilometresi düşürülmüş araç satın almış olan alıcıların, satıcıya karşı açacakları davada zamanaşımı süresi 2 yıldır. Yani kilometreyi düşüren kişi son satıcı değilse veya kilometrenin düşürlüldüğünü bilmiyorsa, davanın, aracın size satışı tarihinden itibaren 2 yıllık süre içerisinde açılması gerekir. Fakat aracın bu ayıbı, alıcıdan hile ile gizlenmişse zamanaşımı süresi işlemez. Örneğin, kilometre düşürme işlemini yapan kişi aracın son satıcısı ise veya bu kişinin aracın kilometresinin düşürüldüğünü bildiği ispatlanabiliyorsa bu kişi, davanın zamanaşımına uğradığından bahisle savunma yapamaz, yapsa dahi değer görmez.
ÖNEMLİ NOT: ARACIN KİLOMETRE SAATİNİN (SAYACININ) NE ZAMAN DÜŞÜRÜLDÜĞÜNÜN HİÇBİR ÖNEMİ YOKTUR!
Yukarıda belirttiğimiz süreler, aracı satın aldığınız tarihe göre belirlenir. Örneğin 1 Ocak 2021 tarihinde, sıradan bir vatandaştan satın almış olduğunuz araç ile ilgili olarak, (eğer kilometre düşürme işlemi bu satıcı tarafından gerçekleştirilmemişse) 1 Ocak 2023 tarihine kadar dava açabilirsiniz. Önemli olan aracı satın aldığınız tarihtir, kilometre sayacının ne zaman düşürüldüğünün önemi yoktur. Kilometre sayacı daha önce de düşürülmüş olabilir.
Yukarıda da ifade edildiği üzere, kilometre sayacına müdahale işlemi aracı size satan kişi (satıcı) tarafından yapılmış ise, davanız zamanaşımına uğramaz. Çünkü bu kişi ayıbı hile ile gizlemiştir. Yani 3 yıl, 5 yıl hatta 10 yıl önce satın aldığınız bir araç için dava açabiliriz.
Kilometresi düşürülmüş araç satın almış olan alıcılar, kilometreyi düşüren kişinin, aracı kendilerine satan son satıcı değil de ondan önceki bir satıcı olduğunu tespit etseler dahi (ki bu sadece zamanaşımı açısından etkilidir) davayı, aracı kendilerine satan kişiye karşı açıyoruz. Nitekim, talebin dayanağı, satım konusu malın (otomobilin) ayıbına karşı satıcının tekeffül hükümleridir. Eğer dava, satıcıya karşı değil de ondan önceki kişi veya kişilere karşı açılmış ise dava reddedilecek ve haklarınızı kullanmanız mümkün olamayabilecektir.
Davanın ilk derece mahkemesi tarafından karara bağlanması, mahkemeden mahkemeye değişkenlik göstermekle birlikte, yaklaşık 1 yıl içerisinde olacaktır. Kararın infazı için (alacağınızın tahsili için) bu kararın kesinleşmesine gerek yoktur. Dava açıldıktan yaklaşık 1 yıl sonra mahkemece karar verildiğinde, kararda belirlenen alacak miktarı için icra takibine geçilebilir ve satıcıya karşı haciz işlemlerine başlanabilir.
Bu şekilde araç satın almış kişilerin dava açmaları için zarara uğramaları gerekmez. Örneğin bu şekildeki bir araç 100.000-TL'ye satın alınmış, geçen zaman içerisinde, araç piyasasının yükselmesi sebebiyle aracın değeri 150.000-TL'ye çıkmış hatta ayıplı bu hali de 120.000-TL olsun. Bu durumda, herhangi bir zararınız yokmuş ve hatta araçtan 20 bin TL kar etmiş gibi görünebilirsiniz. Fakat bunların bir önemi yoktur. Nitekim normal şartlarda 150.000-TL.ye satabileceğiniz aracı artık 120.000-TL.ye satabilmektesiniz. Dolayısıyla burada da bir zararınız söz konusudur.
Müvekkilimiz, aracı, 57500-TL.ye satın almıştı. Aracı satın aldıktan sonra yaptığı araştırmada, kilometresinin düşürüldüğünü öğrenmesi üzerine tarafımıza ulaştı ve satıcıya karşı açtığımız dava sonunda mahkeme aşağıdaki şekilde karar verdi:
GÖRÜLDÜĞÜ ÜZERE MAHKEME, BU AYIPLI ARACI SATAN KİŞİNİN, 9.829-TL VE SATIŞ TARİHİNDEN İTİBAREN İŞLEYEN FAİZİNİ MÜVEKKİLİMİZE ÖDEMESİNE KARAR VERMİŞTİR.